Herkes sadece kendi fonlarına bel bağlaması gerekiyorsa, yatırım işlemleri herkesin yapabileceği bir işlem değildir. Meselenin aslı, basit bir şekilde, Forex’te işlem yaparken kaldıraç kullanmazsa çoğu insan iflas edecek ve tüm tasarruflarını kaybedecektir. Özünde, kaldıraç sadece borç için kullanılan başka bir terimdir. Forex piyasasında kaldıraç daima borsadakinden daha yüksektir. Brokerler daha yüksek destek ya da kaldıraç sağlamaya isteklidir, çünkü para birimleriyle işlem yaparken kâr elde etmek için daha büyük miktarlarda paraya ihtiyaç vardır.
Kaldıraç Desteğini Kullanma: Kısaltılmış Rehber
Kaldıraç desteği kullanmak çoğu insanın düşündüğünden daha kolaydır. Forex’te kaldıraç almaya başlamak için, bir yatırımcının önce bir Forex brokeri tarafından sunulan bir marjin hesabı açması gerekir. Brokera bağlı olarak, sağlanan kaldıraç 1’e 50 ila 1’e 200 arasında herhangi bir yerde salınabilir. Kaldıraç aynı zamanda yatırımcının yatırım büyüklüğüne, pozisyonlarına ve işlem yapmak istedikleri varlığa da bağlıdır. Temel olarak, 1’e 50’nin anlamı, işlem yapmaya başlamak ve destek sağlamak amacıyla, yatırımcının işlemlere başlaması için minimum marjın %2’sine sahip olması gerekir.
Forex’te işlemlerin çoğu 100.000 para biriminden başladığından, basit bir örnekle kaldıracın nasıl çalıştığını anlamak en iyisidir. Örneğin, bir yatırımcı ABD Doları üzerinden işlem yapmaya karar verdi ve yatırımcının 1’e 50 kaldıraç almasına izin veren bir brokerda bir marjin hesabı açtı. Bu nedenle, yatırımcının marjin hesabında en az 1,000$ olması gerekir. Esasen, yatırımcı kalan 90,000$ için brokera borçlu olacak şekilde işlem yapacak.
Kaldıraç kullanmak Forex piyasasına erişmenin tek yoludur. Tüm katılımcıları için standart bir uygulamadır ve yatırımcıların becerilerine ve piyasa koşullarına daha fazla güvendiklerinde daha yüksek kaldıraç oranları almaya başlaması normaldir.
Kaldıraç İşlemleriyle İlgili Gizli Korkular
Mark Twain “Kendinizi çoğunluğun yanında bulduğunuzda, duraklama ve düşünme zamanıdır” demiştir. Aynı şey Forex piyasasında kaldıraç için de geçerlidir. Birçok yatırımcı kaldıracın kötü olduğuna ve yüksek bir risk taşıdığına inanmaktadır. Özellikle piyasaya girmek için gerekli miktarda paraya sahip değillerse buna inanmaktadırlar. Ya da öyle düşünüyorlar. Kaldıraç olmasaydı, Forex piyasası ortadan kaybolacaktı, çünkü hiç kimse böyle değişken bir piyasada gerçek sermayelerini riske atma konusunda istekli olmayacaktı.
Forex’te kaldıraçla ilgili ikinci efsane aynı zamanda sermayenin bulunmamasıyla da ilgilidir. Bir banka hesabında elinizin altında hazır paranızın olması, Forex’in başarısı anlamına gelmez. Bu, insanların işlem yapabilmeleri için sermayeye sahip olmalarına izin vermek amacıyla ilk etapta kaldıraç sağlama noktasıdır. Mortgage piyasası ile doğrudan paraleldir. Eğer mortgage olmasaydı, çoğu insan kiralık evlerde, anne babalarıyla birlikte ya da sokaklarda yaşıyor ya da daireye benzeyen bir şeye yetecek miktarda para için onlarca yıl boyunca para biriktirmeye çalışacaktı.
Üçüncü efsane, korkmak gibi bir efsane ile ilgilidir. Birçoğu, kaldıraçsız yapabileceğine ve zengin olabileceğine inanıyor. Bu, saflık olduğu kadar bir yanılsamadır. Bir piyasa çöküşü meydana gelirse, yatırımcılar borçlarını değil, tasarruflarını kaybederler ve bu durum piyasa iyi duruma geldikten sonra iade edilebilir. Panik asla kimseye hizmet etmez ve kaldıraçlı pozisyonları düştüğünde birçok yatırımcı paniklemeye başlar.
Aşırı Kaldıraç
Kaldıraç ne iyi ne de kötüdür. Bu, aslında, iki tarafı da keskin bir kılıca benzeyen Forex işlemlerinin bir gereğidir. Romalı bir general gibi kılıcın üzerine düşmek bir çıkış yolu değildir, ancak bir yatırımcı aşırı kaldıraç kullanırsa herkesçe bilindiği gibi tasarruflarını veya varlık değerinin kesilmesi olasılığı vardır. Aşırı kaldıraç kullanmak, kâr etmekle üstesinden gelinebilecek miktardan çok daha fazla borç taşımak anlamına gelir.
Çok fazla kaldıraç kullanmak veya birisinin yeteneklerini abartmak riskleri artırmanın temel yoludur. Jiletin usturaya çok yakın yerleştirilmediğinden emin olmak için, piyasaya girmeden önce piyasayı izlemek gerekir. Piyasa düştüğünde ve yatırımcılar varlıklarını ucuza sattıklarında kaldıraç desteğinin kullanılması da olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Sonuç olarak, kaldıracın piyasada aslında bir nimet olduğu kadar gerekli bir “kötülük” olduğunu söylemek mümkündür. Kaldıraç olmasaydı, işlemler mümkün olmazdı. Ancak, limitleri aşmadan önce ve kaldıraç oranını azami düzeye çıkarmadan önce, yatırımcılar önce gerçek kazanç potansiyellerini değerlendirmelidir.